Kentimizin tarihini iyi bilenler ve en az 60 sene burada yaşamış olanlar kentimizin eski durumunu çok iyi hatırlarlar. Bira geriye gidelim kentimizin birkaç tane eski mahallesi vardı, büyük marketlerin olmadığı, milyonlara yakın insanın kentimize göç etmediği zamanlardan bahsediyorum. Mesudiye, nusratiye, bahçe, mahmudiye gibi eski mahallelerde insanlar huzur içinde yaşar, gün kazanır gün yer, kredi kartı falan bilmezdi. Çamlıbel zenginlerin yaşadığı kıyıya yakın bir yerdi. Şimdiki gibi, çay çilek, gündoğdu, gibi yerler daha kurulmamıştı veya kalabalık değildi. Velhasıl küçücük yollarımızda bisikletlerimizle, eski at arabalarımızla kazasız gider gelirdik, sonraları bir Murat124 sevdası başladı, eski kuyruklu arabaların yerini almaya başladı ve fakir fukara arabaya biner oldu, ama yollar gene aynı kaldı.
Günümüze gelelim, Akdeniz ikliminin güzelliğinden Karadeniz'den gelen yapı ustaları, kat karşılığı arsa alıp çok katlı evlerin temellerini atmaya başladıklarında kıyametin ayak izleri göründü, ne olduysa bundan sonra başladı. Doğunun kar esaretinden, işsizliğinden, terörden kaçan kim varsa kentimize akın etti. Bu arada emekli olan kim varsa bu kente göçmeye başladı, Kayseri, Sivas, Kırşehir, Niğde ,Çorum ve benzeri illerden on binler bu kente yerleşti, tabii ki en etkili neden denizimiz ve mevsimin güzelliği.
En son deprem felaketinden sonra kentimize gelen geri dönmedi,burada kaldı,beşyüzbinden fazla Suriyeli onbinlerce Afgan,binlerce rus ve Ukraynalı bu kentte yerleşti.Gelenler arabalarınıda beraberinde getirdi ve trafik bitti.Yeni yol arayışlarına gidildi,2. Çevre,2.5 çevre ve 3. Çevre yolu yapıldı,bir sürü alt geçit yapıldı maalesef yetmiyor,arabanızla şehir merkerzine inmeniz intihar gibi oldu.
Peki bu kadar millete içecek ve kullanacak su nerede,meski onbinden fazla kuyu açarak,milyarlarca liralık elektrik kullanarak su ihtiyacını görmeye çalışıyor ama ,kuraklık fena.
Allah hakkımızda hayırlısını versin.
Saygılarımla.