MEP yani Mersin Ekonomi Platformu ile ilgili kaç yazı yazdığımı artık
hatırlamıyorum.
MEP tüm eleştirilere rağmen bildiği yolda devam ediyor.
Kentte güç birliği sağlamak amacıyla eski Vali Hüseyin Aksoy
zamanında Mersin Kalkınma ve İşbirliği Konseyi (MEKİK) olarak
kurulmuş. Yürümemiş. Bu sefer aynı amaçla MTSO öncülüğünde
Mersin İş Konseyi (MİKON) kurulmuş. O da yürümemiş.
Her iki oluşum da başarısız olunca etkili bir lobi olacak yeni bir
girişimde bulunularak bunların devamı olarak 2011 yılında Mersin
Ekonomi Platformu (MEP) kurulmuş (muhtemelen Mersin’in Bakanı
Ekonomi Bakanı olduğundan sempati kazanır düşüncesi ile de bu ad
verilmiş). Bu da yürümüyor. 10 yıllık bir başarısızlık hikayesi.
Başlangıçta davet edilen 11 STK Başkanı, oluşumun başarılı olacağını
ve kente katkı vereceğini düşünerek kurucu olarak katılmışlar. Daha
sonra 12 STK daha katılarak gerçekten güçlü, etkili olabilecek bir
oluşum haline gelmişler.
Fakat bu güne kadar geçen uzun zamanda ne kente bir katkı
sağlamışlar, ne kentin herhangi bir sorununda yer almışlar. Geriye
dönüp baktığımızda hatırımızda kalan hiçbir şey yok.
Birçok üye Başkanın da bunu gördüğünü, bunun ezikliği ve üzüntüsü
içerisinde olduğunu biliyorum.
Bakınız, 6 ayda bir değişen dönüşümlü başkanlık sistemi ile onlar
için tek güzel şey her 6 ayda bir STK lardan birinin başkanının MEP
Başkanı olması.
İsmi büyük ve görkemli. Mersin Ekonomi Platformu Başkanı.
Ne oluyor, MEP Başkanı olunca; kentte önemseniyorsunuz. Kentin
Valisini, Belediye Başkanını ve İl Müdürlerini kolaylıkla ziyaret ediyor
onlarla iletişim kuruyorsunuz. Hatta daha ileri giderek Ankara’da da
size birçok kapı kolayca açılıyor.
Fakat Mersin’e ne veriyorsunuz, Mersin’in hangi sorunu ile
ilgileniyorsunuz, hangi sorununa çözüm buldunuz? Maalesef cevap
MEP üyeleri arasında bazı kentin değişmez, yalnızca Başkan olmak
ve Başkan kalmak amacında olan STK Başkanları olsa da, çok değerli,
Mersin için gerçekten bir şeyler yapmak isteyen, kente duyarlı,
olumsuzluklardan ve özellikle bu oluşumun içerisinde yararsız
olunmasından rahatsız olan STK Başkanlarımız var.
Artık bu işin yürümediğini, yürümeyeceğini görmeliler ve bu işten
vazgeçmeliler.
Belki kent lobisi olabilecek başka bir oluşum kurulabilir. Bu şekilde
böyle bir oluşumun da önü kesiliyor.
Ayrıca oluşumun içerisindeki çok değerli STK ların kendi çalışmaları da
bir şekilde engellenmiş oluyor.
Siyasi mevki, siyasi güç, ekonomik bağlantılar, iş fırsatları gibi işlerin
peşinde olmayan, en azında burada olmaktan ve kente faydalı bir şey
yapamamaktan rahatsız olan STK Başkanları, lütfen buradan ayrılınız
ve buradaki komedinin içerisinde figüran olmayınız.
Tüzüklerinde Platformun amacı ve görevleri şöyle açıklanıyor;
Mersin ilinin ekonomik faaliyetler açısından 2023 yılında bulunması
arzu edilen hedeflerin belirlenmesine katkı sağlamak; bu hedeflere
ulaşmak için de kentteki ortak aklı harekete geçirerek gerek yerel
yönetimler gerekse merkezi hükümet nezdinde etkin bir Mersin
lobisi oluşturarak hedeflere en hızlı biçimde ulaşmaktır.
Platformun üyelerinin belirleyeceği konularda kamuoyu
oluşturmaları için kent içi ve merkezi hükümet nezdinde güçlü bir
lobi faaliyeti yürütmek.
Mersin’in mevcut durumunu tespit etmek için kentin kaynaklarıyla
ilgili bir envanter çalışması yapılmasını sağlayarak; yerli ve yabancı
yatırımcıların istifadesine sunulacak bir Kent Bilgi Bankası kurulması
konusunda kamuoyu oluşturmak.
Peki bu amaçları ile ilgili ne yapmışlardır, sormak gerek.
Mersin bir Akdeniz Oyunları’nı yaşadı; Mersin’e 100 yılda
yapılamayacak tesisler yapıldı; MEP bunun neresindeydi?
(bireysel olarak bazı üyelerin Akdeniz Oyunlarından aldıkları birtakım
işleri kast etmiyorum)
Çukurova Havaalanı, Kazanlı Turizm Projesi, Antalya sahil yolu; bu
projelerin takibinde neredesiniz?
Önümüzdeki ay yeni dönem Başkanı seçilecek.
Önce sn. Valimiz ve sn. Büyükşehir Belediye Başkanımız ziyaret
edilecek. Haber yerel basında yayınlanacak. Ziyaretler kentin önemli
bürokratları ile sürecek. Bu oyun 6 ay sürecek, sonra yeni dönem
Başkanı ile aynı komedi tekrarlanacak.
Umarım bu defa MEP in yararsızlığı ile ilgili yazdığım son yazı olarak
arşivimde kalır ve bu oyuna son verilir.
Şu anda MEP Başkanı TÜMSİAD Başkanı Mehmet Türker’in gayet iyi
niyetle kent için bir yarar sağlaması için geliştirdiği, Mersin için çok
önemsenmesi gereken “Marka Kent” projesi var. Maalesef MEP bu
projeyi sahiplenmeye çalışıyor. Bu takdirde bu da diğer çalışmaları
gibi sözde kalacak ve neticeye ulaşamayacaktır.
Bu tür kent yararına projeler birkaç kişinin kendilerine siyası çıkar ve
rant sağlamaları uğruna feda edilmemelidir.
Artık Mersin’e ciddi zarar veren bu oluşumdan bir an önce kurtulmak
“Kenti geliştirmeyenler” grubunun giderek ele geçirdiği bu oluşum
artık birkaç kişinin çıkarları uğruna devam etmemeli ve orada kalanlar
da bunun sorumluluğuna ortak olmamalıdır.
HARUN ARSLAN