Yüzlerce kelime yüzlerce cümle bir anda beynimden uçup gitti. Sanki tüm ömrümü suçlu gibi
yaşadım. Her çığlığım yüreğimde resmen acıya dönüştü. Ben acıya göğsümü bir omuz arar
bir yaslamak istedim. Gitsem gidemem kalsam kalamam hesabı. Hele akşama karanlıklar
basınca ve ben bir başıma kalınca gözlerime söz geçiremiyorum. Kaç kez yanağımda
süzüldü bu gözyaşlarım.
Ne günler benim için yeniden doğacak ne de akşamlar benim için batacak. Ne yaparsan yap,
ağustos ayı olsun ya da zemheri ben sen olmadığın için donuyorum. Geçen her günüme
artık çeltik atmaktayım. Gözlerimde birde bakmışım sonbahar ayazları, İçimde ise yanan bir
ateş var. Ayrılıkta hüzün, zamanda hasret var. Senin anlayacağın bende ki bu düş yeniden
bir yolculuk hikâyesi başlattı bende.
Sevdaya yakmışım tüm acılı türkülerimi içim de ki aşk adeta küflenmiş. Kardelenlerim her
şeyim ama her şeyim solmuş. Ömrümün kaç günü kalmış. Bırak anılarım kalsın.
Tolga TURAN