Önemli olan bu hata ve yanlışlara dönük iyi niyetli ve yapıcı eleştirilere gereken özen gösterilsin, varsa eksik bilgiler paylaşılsın ve hizmet kalitesi artırılsın.
Daha önceki “Üç Doğru Üç Yanlış” başlıklı bir yazımda Sn.Kocamaz’ın bana göre doğru ve yanlış yaptıklarını yazmıştım.
O yazımda da belirttiğim gibi, bugün Kocamaz’ı Tarsus’taki çalışmalarından çok daha tecrübeli ve profesyonel bir Belediyecilik anlayışı ve çalışması içerisinde görüyoruz. Yanlış ve hata varsa bunu da düzeltme yoluna gidebilme olgunluğunda…
Daha tam olarak düzene sokamamış olsa da, tecrübeli danışmanlarla ekibini kurmaya çalışıyor. Aslında ilk 6 ay dolduğunda tam olarak çalışacağı kadroyu tespit etmiş olacağını sanıyorum.
Burada neredeyse tüm basının ve tüm kent dinamiklerinin 15 yıldır desteklediği ve uyum içerisinde olduğu eski Büyükşehir Belediyesinin değişmesinin kabul edilmesi, elbette çok farklı yararlar nedeniyle kolay olmayacaktır, alışmaları zaman alacaktır. Fakat bu arada en ağır ve yıkıcı eleştirilerde bulunacaklar, 15 yıldır yapılmayanları unutup her şeyi eleştireceklerdir; eleştirecek zeminler hazırlayacaklardır.
Yıllardır sinekle yaşamaya şikayet etmeden alışanlar, konuya ilişkin önceki Belediyenin ciddi kusurunu kurcalamadan sinekle mücadele yapılmamasını eleştirecekler…
Sn.Kocamaz Belediye tesislerinde “Kürtçe yasağı koymadım!” dese de, bunu kabul etmeyecekler…
Belediyede söz edilen bir saldırı olayı, yalanlansa da, bütün basında haber olarak abartılacak…
Başka ilçelere gönderilen “Bankamatikçi” çalışmayan elemanlar mağdur durumuna düşürülüp savunulacak…
Süreleri dolan taşeron işçilerin işten çıkarılmalarına karşı çıkılacak…
Özcan’ın depolarda 2008 yılından kalan on binlerce tanıtım kitabının neden Belediye bütçesi ile fuzuli olarak basıldığı ve dağıtılmadığı değil, neden bugüne kadar bulunamadığı eleştirilecek..
Yani Sn.Kocamaz her zaman Belediye etrafında kendisini eleştirmek için bekleyen bir basın ve kent dinamikleri ordusu ile karşı karşıyadır.
Peki, iyi niyetle çalışıp hizmet üretmeye çalışan Belediye hata yapmıyor mu? Tabii ki çok önemli, bazen de gereksiz hatalar yapılıyor. Ve yaptığı bazı gereksiz uygulamalarla kendisi eleştirilere maruz kalmasına sebep oluyor.
Önemli olan bu hata ve yanlışlara dönük iyi niyetli ve yapıcı eleştirilere gereken özen gösterilsin, varsa eksik bilgiler paylaşılsın ve hizmet kalitesi artırılsın. Bu anlamda, not aldığım bazı konuları paylaşacağım:
· Düğün salonu, kafe, büfe, restoran işletmek eski Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne özgü bir sistemdi. Bunun ana amacının yandaşlara ya da başka bir ilçeden Mersin’e göç ettirilen çok sayıda kişiye istihdam sağlanması idi. Ayrıca burada satın alınan yiyecek ve içeceğin hesabı da sağlıklı tutulamamaktaydı.
Sonuç olarak bu tesisler yıl sonunda büyük ölçüde zarar etmekte ve Belediyeye önemli bir yük getirmekte idi. Ayrıca Belediyenin bu tür asıl görevi olmayan işlerle uğraşması halk arasında asıl görevlerini ihmal ettiği izlenimi vermektedir.
Eğer Sn.Kocamaz göreve başladığı anda zarar eden bu tesislerin çalışmalarına son verseydi, bugün kendisine en çok zarar veren ve en çok eleştirildiği “Kürtçe Yasağı” konusu gündeme dahi gelmeyecekti.
Şimdi bu yıl tesislerde kalan MİY Futbolcularının rahatsız olmaması da düşünülerek, bundan sonra yeni düğün ve eğlence başvurusu alınmaması kararı çok yerindedir. Fakat yıl sonuna kadar önceden alınan etkinlikler gerçekleşecektir. Burada Belediye yine hesapta olmayan sorunlarla karşılaşacak, mesela meydana gelebilecek bir adli olayın suçu tamamen Belediyeye yüklenecektir. Eski düzenleri bozulan buranın çalışanları da , düzenin sağlanmasına gereken katkıyı vermeyeceklerdir. Tesislerde kalan MİY’ lu futbolcular bu yıl başarısız olurlarsa sebebi buna bağlanacaktır. Tesislerde görüştüğüm yeni personel bu konulardan oldukça tedirgin, özellikle havuzda gece bir kaza olmasından korkulmaktadır.
Eğer Belediye doğru bir şey yapacaksa, hemen bu tesislerde önceden planlanmış olan etkinlikleri de bir şekilde gerekirse fedakarlık yaparak iptal etmeli, buradan gelecek sorunlardan kurtulmalıdır.
· Mersin’de insanlar 15 yıl kentin her köşesinde Billboardlarda Özcan’ın resimlerini, kutlama mesajlarını gördüler. Hizmetsiz 15 yıl da Belediyenin en büyük çalışması Özcan’ın reklamını yapmak oldu. Her yere Özcan’ın resmi ile “Bu Hizmetler Sizin İçin” tabelaları koyuldu. Adım başı Macit Özcan fotoğrafı görmekten insanlar bıktı, usandı ! Bakımsız ağaç ve çiçekler sulanırken bile Özcan’ın resmi ile bu sıradan sulamanın reklamı yapıldı. Son zamanlarında bu durum kendisine fayda sağlayacağına, halkta bir nefret gelişmesine yol açtı ve ciddi eleştirilere sebep oldu.
Şimdilerde halk bu kez Sn.Kocamaz’ın abartılı sayıda Billboardlardaki resimli tebrik mesajlarından rahatsız… Ayrıca Sn.Kocamaz’ın özel günlerde yolladığı telefon mesajları da insanlara çok sempatik gelmiyor. Hatta bu mesajların adedini tahmin edip yıllık ne kadar Belediyeye yük getireceğini hesaplayıp dillendiren çok kişi var.
Bugün Yenişehir Belediye Başkanı önümüzde en iyi örnektir.
Hiç reklam yapmadan, neredeyse kendi resmini hiçbir yere koydurmadan, yaptıklarının tanıtımını dahi yapmadan, yalnızca yaptığı doğru hizmetlerle herkesin takdirini kazanmaktadır.
Burada Mersinlilerle Tarsuslular arasındaki mantalite farkını görebilmek gerekir. Tarsus’ta hoş gelen bir şey Mersin’de hoş gelmeyebilir.
Hizmetlerin tanıtımı, politik bir süreçten gelen yerel yöneticiler açısından elbette değerlidir ve anlaşılabilir. Ancak, tanıtım altında hem kenti görsel olarak kirletmek, hem de en basit ve sıradan hizmeti, her özel günü bahane ederek reklam tabelalarına sıçramak anlamsızdır ve insanları rahatsız eder. Bir Büyükşehir Belediye Başkanının bu sıradan ve basit işlere tenezzül etmeden de hizmetlerini anlatması mümkündür. Kaldı ki, özellikle Mersin gibi bir kentte, siz hizmeti esirgemeyin, insanlar onu gereğince değerlendirecektir. Aksi olsaydı, akıl almaz medya harcamasına, kentin her köşesine fotoğrafını asmasına ve geçen üç dönemin bütün belediye imkanlarını kullanmasına rağmen Macit Özcan başarısız olmazdı.
Öyle ise biraz daha dikkat, özen, alçak gönüllülük ve halkın sağduyusuna güven gerekiyor.
devam edecek…