BAKAN ALBAYRAK BAZILARININ BEKLENTİSİNİ KARŞILAMADI
Türkiye’nin son 17 yıllık siyasetine bakınca, hukuki, askeri saldırılar görülmektedir. Son ekonomik kriz de bu anlamda bir saldırı.
Hukuki ve askeri saldırılarla yıkılamayan Türkiye, bu sefer ekonomik olarak saldırıya uğradı. Son günlerde Avrupa ülkelerinden Türkiye’nin ekonomik istikrarına dair önemli destek açıklamaları geldi.
Bu ekonomik saldırı/savaşların oluş sebebini damat Berat Albayrak’a dayayan mankurtların olduğunu görüyoruz. Bu mankurtlardan birisi diyor ki; Berat Albayrak’ı ekonominin başından alıp, Ali Babacan ve ekibini getirin… Avrasyacı generalleri gönderin, yerine NATO’cu komutanları görevlendirin!
Buradan şunu anlıyoruz; gündemimiz doğrudan ekonomi olduğu için Bakan Albayrak’ın hedef haline getirilmesi üzerine durmakta fayda var. Kabinenin açıklandığı gün ilk kur saldırısı yapıldı. Ekonomi yönetimi konusunda bazılarının beklentisi karşılanmamış olduğu görüldü. Bu vesileyle “damat” algısı oluşturulmaya çalışıldı. Ama bana göre Enerji Bakanı olarak başarısını ispatlamış Bakan Albayrak, Hazine ve Maliye Bakanı olarak bu algıları tersine çevirmeyi başardı/başaracak.
Bakan Albayrak, sakin, iletişimi her kesimle iyi, kendine güveni olan ve sahasına hakim olduğunu görmekteyiz. Göreve gelir gelmez, ilgili kesimlerle toplantılar yapmış ortak akılla devam etmek istemiştir.
Bu toplantılardan birinde Güler Sabancı şöyle söylemiştir: “Enerji Bakanlığı’ndan tanırız, söylediğini yapan bir kişidir, söylenenlerin harfiyen yapılacağına inancımız tamdır.” Bu sözden ciddi bir güven duygusu oluşturmuş olduğunu anlıyoruz.
Ekonomik saldırının başladığı andan itibaren bakanın anında yaptığı müdahaleler sorumluluktan kaçılmayacağını ve ekonominin emin ellerde olduğunu göstermektedir.
Bu ve benzeri davranışlardan şunu anlıyoruz: Bakan’ın çok kısa zamandaki performansıyla bu konuda yetkili bir isim olduğunu ve bir takım lobilerin adamı olmadığını görüyoruz ve Berat Albayrak bugün için hedef olarak seçilmektedir.
Bu ekonomik saldırının en büyük sebeplerinden biri, Türkiye bölgedeki ülkeler ve Avrupa için vazgeçilmez değere sahip olmasındandır. Türkiye hem Batı hem de Doğu ile ticari, siyasi ve de kültürel ilişkilere sahip. Bu ve benzeri sebeplerle bazı Avrupa ülkelerinin Türkiye’nin yanında olduğunu görmekteyiz.
Ve bu konularda birlik ve beraberlik içinde Türk halkının bu tür operasyonlara, baskılara karşı duracakları gerçeğini de görmeli ekonomik savaş ilan edenler. Dolar bozduran kuyrukları oluşturan, liderinin ekonomik savaş açan veya saldırıya geçen kişilere karşı yapılanlara destek veren halk var. Böyle halkı karşı tarafın yönlendirmesi zor. Yaşanmışlara bakıldığında Türk halkı her şeye hazır.
Milletin kenetlendiğini görüyoruz. İnşallah uzun vadeli de olsa, Türkiye, ABD merkezli ekonomik saldırıyı geçiştirecektir. Devlet Başkanı Erdoğan’ın yaptığı boykot çağrısı da karşılık bulacak/buldu. Anadolu’nun bu sesi, bütün dünyada yankı buluyor…
“BİZİM DE MİLLİ MENFAATLERİMİZ VAR”
Askeri güç devri bitti. Ekonomik savaş başladı. Ne dedi Türkiye/Erdoğan; “Dünya beşten büyüktür.” Amerika’nın mesafeli durması sonucu Rusya’dan S-400 füzeleri alındı. Dışarıdan temin edilemeyen silahların yapımı sağlandı. Ne yaptı Türkiye, “Kusura bakmayın, ama sizin menfaatleriniz varsa, bizim de milli menfaatlerimiz vardır” dedi. Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı hareketleriyle Suriye üzerinde Türkiye’nin kuşatılmasına izin verilmedi. Nükleer santrallerin yapımı için Rusya ve Çin ile ortak adımlar atıldı.
ABD’nin, Türkiye’deki elamanlarından olan FETÖ’cüleri darma dağın etti. Yıllarca gizli gizli (şimdi açık açık) desteklediği PKK’yı dağıttı ve yok etmeye devam ediyor. Amerika’nın işbirlikçilerinden YPG-PYD’ye, Güney’imizi işgal etmelerine fırsat vermedi.
Türkiye’nin beka sorunu olan bu ve benzeri uygulamalar karşısında başarısız olan Amerika Türkiye’ye karşı son çare ekonomik savaş açtı. Dolar saldırısı karşısında Türkiye başka ülkelerle milli para ile ticaret yapma arayışları içine girmiştir. İnşallah uzun vadede de başarılı olacak.
Türkiye’nin yaptıklarının en önemlisi bana göre, BM’de öncülük edip Filistin davasına sahip çıkarak Amerika’yı yalnız bıraktı. Tabi karizma da böylece çizilmiş oldu.
Bu yapılanları Amerika ve yandaşları tasvip etmiyor. Denediği tüm savaş taktikleri sonuç vermeyince ekonomik savaşla Türkiye’yi vurmaya çalışıyor ama başarılı olamayacak. Çünkü Türk halkı devletinin yanında.
SU AKAR YOLUNU BLUR
Yıllar önce 1960’larda, İsmet İnönü ABD’ye tepki göstermiş ve “Yeni bir dünya kurulur ve Türkiye de o dünyada yerini alır” demişti ama devamı getirilememişti. Olamadı, izin verilemedi ve altı doldurulamayan söylemin gereği inşallah bugün yapılıyor.
Türkiye, yıllar süren boyunduruktan çıkmaya ve kendi kendini yönetmeye çalıştığı için bunlar oluyor.. Yönetilemediğinden değil! Teslimiyete devam etseydik eğer, bunların hiçbirini yaşamazdık. Ama anlamamakta ısrar edenler var hâlâ…
Türk halkı devletinin yanında diyorum ama; Kurban Bayramı öncesi 18 Ağustos Cumartesi pazar alışverişi yapmak için gittiğimde gördüğüm, bana göre olumsuz olayı sizler ile paylaşmak istiyorum. Üç gün öncesi aynı yerde kurulan Salı pazarında salatalık almak istedim. Salatalığın kilosu 1.5 (bir bucuk) lira idi ve 2 kilo almıştım. Öğleden sonra Cumartesi pazarda gördüğüm ise salatalık 7 lira 6 lira. Kazaran işin farkında olmadan satış yapan bir iki yer 5 lira diyor ve millet de sıraya giriyor. Ucuz ya… Kardeşim bunun dolarla/ekonomik savaşla ne alakası var. Buna ne denir fırsatçılık. Pazarda dolaştıkça ve salatalığın fiyatının 6 lira olduğunu gördükçe yüksek sesle bağırdım; almayın kardeşim, bu fırsatçıların yanında olmayın, devletin yanında olmak bu değil.. Bu arada bunun kontrolünü kim yapar onu da bilmiyorum ama mutlaka bir kontrol edeni olmalı diye düşündüm. Anamur Belediye Başkanı Mehmet Türe’yi aradım. Tabi belediye kontrol eder anlamında aramadım. Kendisinin konuyu bildiğini bilmiyorum. Farkında olduğunu ve kontrolünün kendilerine/belediyeye ait olmadığı anlamında söz etti. Ben vatandaş olarak görevimi yaptım. Bu ve benzeri davranışlarla fırsatçılara fırsat vermemeliyiz.
Dış güçler; içimizdeki işbirlikçileri kullanarak, ekonomik savaşı önlemek için alınan tedbirleri engellemeye çalışıyorlar. Dikkatli olmak gerekir. Bilmeden de olsa bana göre salatalık fiyatının üç günde 4 katına çıkması içimizdeki işbirlikçilere yardım etmektir…
Ama su akar yolunu bulur derler ya, uzun vadede başaracağız.
Hoş kalın. Eylül 2018, Anamur. İsmet Kadıoğlu.