İçinde bulunduğumuz yıl itibariyle 98 yaşında olan Kenan Evren 
hakkında bir takım objektif bilgiler vererek, en azından insanlık borcumuzu 
ödemek istiyoruz. Bu yazı hakkında belki kendisinin veya yakınlarının da bilgisi 
olacaktır. Aynı zamanda bu değerlendirmeler günümüz siyaset ve yargı dünyası 
hakkında da düşünmeye yol açarak yararlı olacaktır.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin 17. Genelkurmay Başkanı ve Türkiye’nin 
7.Cumhurbaşkanı olan Ahmet Kenan Evren hakkında Ankara 10.Ağır Ceza 
Mahkemesi müebbet hapis cezası vererek orgenerallik rütbesinden er rütbesine 
düşürmüştür.
Kenan Evren 1974 yılında Orgeneral, 1978 yılında Genelkurmay Başkanı, 
olmuştur. Bu görevleri mahkeme kararıyla almamıştır.
Evren; darbe ile Cumhurbaşkanı olmamış, Anayasa’nın halkoyuna 
sunulup % 92 oy ile kabul edildiği 1982 tarihinde, halkoylaması ile 
Cumhurbaşkanı seçilmiştir.
Kendisine izafe edilen suç; dönemin Başbakan’ı Süleyman Demirel’e 
muhtıra vermek ve Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya ve 
görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etmektir.
İsnat edilen suçun işlendiği varsayılan 1980 ile yargılandığı tarih 2014 
yılları arasında tam 34 senelik zamanaşımı nazara alınmamıştır. Ayrıca 
Anayasa’da yer alan dokunulmazlık ve sorumluluk ilkeleri eskiye yönelik olmak 
üzere değiştirilmiştir. 
Darbe öncesi döneme ait hatırlanan şey; “insanların pencere önünde 
oturmamaları, dışarıdan gelecek serseri bir kurşunla hayatlarını kaybedecekleri” 
yönünde birbirlerini uyarmalarını gerektirecek kadar tehlike dolu bir toplum 
yaşantısının söz konusu olması idi.
Darbe ve yönetime el koyma döneminde; suçlu veya suçsuz insanların 
insanlık dışı uygulamalara uğramaları, eziyet ve işkence çekmeleri, bu fiilleri 
işleyenler yönünden gerçek ve vahim bir suçtur. Ama yukarıda yazıldığı üzere, 
yargılama ve suçlama bu konuların dışında idi ve bu suçları işleyenleri 
kapsamamıştır.
O dönemde bu suçlara göz yuman, ses çıkarmayan ve hatta alkışlayanlar; 
bu dönemde de benzeri uıygulamalara ses çıkarmamakta ve alkışlamaktadırlar. 
O dönemde yapılan bu haksızlıkları eleştirenler bizler, bu dönemde de 
yapılan yanlışları eleştirmekteyiz.
İki kesim arasındaki bu büyük fark, hiçbir şey değişmeksizin devam 
etmektedir.
Bu gün yapılan haksızlıkları görmeyen ve alkışlayanlar, yarın devran 
değiştiğinde bindikleri gemiyi ilk terk edenler ve yandaşlarını ilk suçlayanlar 
olacaklardır. 
Biz gene bulunduğumuz yerde olacağız.
Av.A.Erdem Akyüz