Gazeteci, görür, düşünür ve öğrenir. Bunlardan doğru bildiklerini samimiyetle yazar ve yazmalıdır. Kırmadan, dökmeden, hakaret etmeden olumlu şekilde de eleştirilerini yapıp kendi düşüncelerini katarak toplumu bilgilendirmelidir. Gazetecinin tarafı da olmalıdır. Gazeteci tarafsız olmalıdır söylemini doğru bulmuyorum. Taraflıdır ve doğru taraftadır. Bu düşüncelerle yazımı yazıyorum.

*
Partilerin milletvekilleri listeleri belirlendi. Sıralamaya girenler ve özellikle seçilebilecek yerden olma ihtimali olanlar rahatladı, sevindi ama büyük bir sorumluluğun altına girdiler. Sıralamaya giremeyenler elbette üzüldüler. Hatta olumsuz ve değişik boyutlarda tepki gösterenler de var.
*
Öne çıkıp aday olanlar mutlu.  Aday olup listenin gerisine düşenlerle, listeye giremeyenler mutsuz. Böylece, listede olanlar mutluluğunu değişik biçimde ifade ederlerken sıralamaya giremeyenler ise hüzünlüdürler. Mutlu olanlar, mutsuz olanlar, her seçim döneminde birlikte yaşanır. Sıralamada olmayanlar bir başka seçime umutlarını bağlarlar. Bazıları da siyasetten çekilirler.
*
Aday bilgili olmalı ve halkın karşısına geçtiği zaman, bildiklerini düzgün bir şekilde ifade edebilmeli. Bilgi insana, iyi ahlaklı olmayı, adil olmayı ve insanları tanımayı öğretir. Mali, hukuki, siyasi, sosyal, kültürel vb. alanlarda kesinlikle geçmişi ve sicili tertemiz olmalı; üzerinde herhangi bir şaibe olmamalı.
*
Adayları seçenlerin, bu ve benzeri özellikleri taşıyanları aday seçtiklerini düşünüyorum. Ancak, ilin aday sayısı 11, aday aday sayısı 113. Bunlardan sadece aday olarak sıralamaya girenler uygun insanlar, diğerleri olumsuz insanlar anlamı çıkarılmamalı ve öyle değerlendirilmemelidir.
*
Bu konuda CHP farklı bir uygulama yaptı. Partililer, kendilerini daha iyi temsil  edeceklerine inandıklarına oy vererek sıralama yaptılar. Tartışılır ama daha iyi olduğunu söyleyebilirim. Diğer partiler, çoklu değerlendirmelerle, kriterlerine uygun ve yönetici kadroyla, partinin kurallarına uygun hareket edeceğini sandığı kişilerden sıralama yaptı.
*
Milliyetçi Hareket Partisi Milletvekili sıralamasında Mersin’deki iki milletvekilini  ikiye katlamanın hesabını yapmaktadır. MHP genel merkezi, bu doğrultuda 250 bine yakın oy potansiyeli olan Tarsus’tan ilk beş sıraya iki aday koydu. MHP’nin bu kararında tabi ki 4 yıl Tarsus’ta başkanlık yapmış Kocamaz’ın etkisi vardır.
*
MHP’nin ilk sırasında bulunan genel başkan yardımcısı Oktay Öztürk’ün  buradan aday gösterilmesi, Mersin için şans olarak görülebilir. Ancak Oktay Öztürk, Karslı ve bundan önceki dönemlerde Erzurum’dan milletvekili seçilmiş ve Mersin’i hiç tanımamaktadır. Kusura bakma Oktay Bey, sizinle Ankara Yüksek Öğretmen Okulu’nda beraber okuduk. Tanıyor olmama rağmen, bir Mersinli olarak, Mersin’e şahsından öte, parti olarak yapabileceklerine, iktidar olup olamayacağına bakarım.
*
Cumhuriyet Halk Partisi aday sıralamasında, Tarsus bölgesinden aday koymadı. CHP Genel Merkezi birçok yenilik yapmış ve demokrasi adına genel başkanın bile ön seçime girmesi ayakta alkışlanmıştır. Buna rağmen, CHP seçmeni partiye tepkili ve sıralamasından memnun değil gözüküyor. Mevcut vekillerden 3 tanesinin sıralamaya konmaması partililerin en çok şikayet ettiği konulardan.
*
4.sıra adayı Mustafa Baysan sağlık sorunları nedeniyle adaylıktan çekilmiş, şimdi boş kalan 4. sıra adaylığa Umut Oran'ın konulacağı belirtiliyor. Oran'ın Mersin bölge siyasetine uzak olmadığı, aday gösterilmesi durumunda beşinci sıra adayını da TBMM’ne taşınma ihtimalinin yüksek olduğu vurgulanıyor. Ancak Umut Oran, kontenjan adaylığına başvurmuş ama liste dışı kalmıştı. Adaylığında problem yaşanmış birinin, Mersin 4. sırasındaki kişinin sağlık durumu sebebiyle boşalmış ve onun yerine Umut Oran’ın gelmesi Mersin için getirisi olması mümkün mü acaba?  CHP listesinde sürpriz isim Fikri Sağlar olduğu görülüyor. Ne hikmetse uzun süre siyasete ara vermişti. Kendi partilileri arsında sevilen biri olduğu için 2. sıraya yerleştirdi.
*
Mersin, Ak Parti, CHP ve MHP’nin başa baş yarıştığı ender şehirlerden birisi. Nitekim, 2002 seçimlerinde CHP’nin, 2007 seçimlerinde MHP’nin, 2011 seçimlerinde ise AK Parti’nin birinci parti olması da durumu açıklıyor. Bunun anlamı şu; 2015 seçimlerinde üç partinin de birinci parti olma şansı var. Ancak bana göre birinci parti olma yarışı Ak Parti ile CHP arasında geçecektir. Bunun en önemli gerekçesi. 2011 genel seçiminde Ak Parti birinci çıkmıştır. MHP ise 2011’de 2 milletvekili çıkarabilmiş. Bu bir dezavantaj. Ama Büyükşehir Başkanlığının artısıyla üç partinin de eşit şartlarda olduğu söylenebilir. Ancak bana göre, 3 yıl kuralıyla yeni bir oluşum gibi, yeni yüzlerle ve daha genç adaylarla, seçim döneminde Ak Parti iyi çalışır kendini daha iyi ifade eder ve iktidar olmanın avantajını iyi kullanabilirse birinci parti olacaktır. Ve Mersinliler uzun yıllar iktidarın nimetlerinden faydalanamama eksikliğini görür ve Ak Parti’nin 2015 seçimlerinde de iktidar olabileceğinin hesabını yaparsa; genç dinamik, çalışkan ve uzun yıllar Mersin siyasetinin içinde bulunmuş ve Mersin Ak Parti teşkilatının mutfağında çalışmış Mustafa Gültak ile birlikte ekibinin 5 tanesini seçilme şansı olduğunu düşünebiliriz.
*
Bence AK Parti Mersin’de farklı bir strateji uyguladı. AK Parti seçimlere her zaman güçlü ve iddialı olduğu düşünülen adaylarla seçime girerdi. Bu kez AK Parti genel anlamda tabandan gelen adaylara yer verdi. İkinci sıra adayı, Silifkeli ve Mersin Devlet Hastanesinde Onkoloji dalında doktor ve Başhekim olarak çalışmış.  Ve şu an itibarıyla da Konya Necmettin Erbakan üniversitesinde öğretim görevlisidir. AK Parti Mersin’de tabandakilerle ve adaylarıyla beraber bir çalışma yapıp oyunu yükseltmeye çalışacaktır.
*
Mersin’de birinci parti olmak çok önemli. Çünkü, bir oy farkla bile birinci olan parti en az dört milletvekili çıkaracaktır. Bugünkü görünüme göre on bir milletvekilinin dağılımı 4-3-3-1 şeklinde olacaktır. Eğer HDP barajı aşamaz ise 4-4-3 şeklinde, bir ihtimal de 5-3-3 şeklinde de olabilir. Bana göre ve şimdilik kamuoyu yoklamalarında HDP barajı geçemiyor. Bu durumda birinci olan açık ara önde olamayacağına göre, 4-4-3 şeklinde olur. 
*
Yine Anamur gözden uzak gönülden ırak denilerek, her üç parti de seçilebilecek yerden Anamurlu aday koymadı. Bir Anamurlu olarak üzgünüm.
Hoş kalın. Nisan 2015. İsmet KADIOĞLU.