Gökçen’in hem doğum hem ölüm tarihi idi.
Sabiha Gökçen (22.Mart.1913 / 22.Mart.2001) tarihleri arasında
yaşamıştır. 1937 yılında Tunceli’de çıkan ayaklanmayı bastırmak için
başlatılan Dersim Harekatı’nın hava saldırısı safhasında yer alarak dünyanın
ilk kadın savaş pilotu olmuştur. Bu harekâtta gösterdiği üstün başarı sebebi ile
Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Genelkurmay Başkanı’nın da katıldığı bir törenle
kendisine “Türk Hava Kurumu Murassa (İftihar) Madalyası” verilmiştir. 30
Ağustos 1937'de askerî uçuş brövesi almıştır.
1938'de uçağıyla beş gün süren bir Balkan Turu yapmış ve ünü dünyaya
yayılmıştır. Gökçen, Atatürk’ün arzusu üzerine bu turu, yanına bir makinist dahi
almadan, tek başına gerçekleştirmiştir.
Türkiye Cumhuriyeti’nin, Atatürk ilke ve devrimlerinin, aydın Türk
kadınının örneklerinden ve ilham kaynaklarından biridir.
Atatürk’ün manevi evladı ve dünyanın ilk kadın savaş uçağı pilotu
olan Sayın Sabiha Gökçen onuruna, vefatından iki sene önce, Genel Başkanı
olduğum ‘Hukukun Egemenliği Derneği’ tarafından bir gece düzenlemiştik.
Sırf bu gece için özgün bir müzik bestesi yaptırmıştık. İsteğimiz
üzerine ‘Young Pals Gurubu’ tarafından hazırlanan ve Sabiha Gökçen’in
temsil ettiği değerleri son derece yalın ve çarpıcı bir biçimde anlatan “Klasik
Rock Opera” tarzında düzenlenen bestenin sözleri şöyle idi:
Gökyüzü kapkaranlık
Tek ışık bile yok
Kanatları umudun çaresizce kırık
Gördüğün ilk bulut, gökyüzünde yanan ateş
Sonsuzlukta bir kadın O; elleri güneş,
Önce bir çift çelik mavi göz gördü
Göklerde ilk meşaleyi
Kanatlandı zafer özgürce fethetti göğü.
‘Sabiha Gökçen Onur Gecesi’, doğum günü olan 22 Mart tarihinde,
1999 yılında, Türkocağı Salonu’nda yapılmıştı. Sn. Gökçen, müziği büyük bir
heyecan ve mutlulukla dinledikten sonra bana döndü ve çok duygulu bir ses tonu
ile : “Bu salonda Atatürk’le beraber defalarca yan yana oturdum. Şimdi
oturduğum koltuğun yanında, sizin oturduğunuz yerde büyük Atatürk
oturmaktaydı. O günleri şimdi tekrar yaşıyorum.” dedi.
Bizler; o günleri, Atatürk ilke ve devrimlerini, hep beraber ve her zaman
yaşayacağız ve yaşatacağız.
Av.A.Erdem Akyüz