İŞADAMI ve siyasetçi Sinan Koç, Mersin’de söz sahibi en önemli kuruluşlardan olan Mersin Gazeteciler Cemiyeti’ni göreve davet ederken, “MGC’nin açılımı Mersin Gazeteciler Cemiyetidir. Milli Gezi Cemiyeti değil” eleştirisinde bulundu.

CEMiYET NE iŞE YARAR?” Sinan Koç, Mersin basın emekçilerinin uzun süredir içinde bulunduğu durumun, günden güne daha da kötüye gittiğini savunarak, ilgilileri göreve davet etti. Koç, “Gazeteciler Cemiyeti’nin görevi; gelinen nokta itibariyle maalesef piramidin en alt kademesinde bulunan gazetecilerin, yani gerçek emekçilerin, ne zor koşullar içinde olduğunu yakından bilmek ve bu insanların hayatını sürdürebilmek için verdiği mücadelede yanlarında olmaktır. Ancak bu durum ne yazık ki Mersin’de geçerli değil. Diğer cemiyetler dişe dokunan, mesleğe faydalı olan, gazetecilerin statü ve konumlarını yükseltmek için çabalayan işler peşinde koşarken, Mersin’de ise cemiyetin ne iş yaptığını neredeyse bilen yok. Bu da cemiyet ne işe yarar sorusunu akıllara getiriyor” dedi. “GEZiDEN BAŞKA NE YAPTINIZ?” Bir takım yapılanmalar nedeniyle işsiz kalan birçok basın mensubunun yaşadığı sıkıntılara işaret eden Koç, “Bu arkadaşlarımıza yardımcı olabilecek ne yaptınız? Bu insanlar, cemiyetinizin gerçek sahipleri. Peki siz bu insanlar işverenleri tarafından kapı önüne konduğunda bu manzaraya neden sessiz kaldınız? Gazetecilerin mi yoksa sahiplerinin mi cemiyetisiniz? Takip ettiğimiz kadarıyla bir takım ilişkiler içinde olduğunuz kentin önde gelen isimlerini sponsor yaparak, geziler düzenlemekten başka ne iş yaptınız? Kaç gazetecinin bu etkinliklerden haberi oldu? İnsanlar işinden olurken düzenlenen gezilerdeki amaçlarınız neydi? Ben bir vatandaş olarak bu soruların cevabını merak ediyorum” eleştirisinde bulundu. CEMiYET BAŞKANINA ÇAĞRI Koç, “Mersin Gazeteciler Cemiyeti’ni duyarlı, ilkeli ve gerçek göreve davet ediyorum” diyerek sürdürdüğü açıklamasını, Cemiyet Başkanı Ahmet Ünal’a seslenerek sürdürdü. Koç, “Sayın Başkan, bu şehirde kim gazeteci, kim televizyoncu, kim radyocu? Bilen var mı? Başında bulunduğunuz cemiyet bunu biliyor mu? Gelin bu işi layıkıyla yapın, yapmaya gayret edin. Haddime olmayarak, layıkıyla yapan büyüklerimin de affına sığınarak sesleniyorum; hak etmeyen, layık olmayanları, gerçek gazeteciler arasından ayırın. Mersin’in en hassas görevini yürütüyorsunuz ama bu şehrin hak ettiği yerde olmadığını siz de çok iyi biliyorsunuz. Peki bunu halka yansıtmaya gayret etmediğinizi biliyor musunuz?” diye sordu.