Narenciye Festivali’nin 5.si de başarı ile gerçekleşti.
Bu yıl daha coşkulu, katılımın çok daha yüksek olduğu bir festival
izledik.
Şimdiye kadar yapılan festivallerin tümünü başından sonuna dikkatle
izledim. Geçtiğimiz yıl, tahminime göre 150 bin kişi festivali izlerken,
sayı bu yıl 250 bini buldu. Festivali gezen, eğlenen, etkinlikleri izleyen
250 bin mutlu insanımızla birlikte olduk; onların sevinçlerine tanıklık
ettik.
Biletsiz, ücretsiz, zorlamasız, protokol davetiyesiz…
Kent ekonomisine de önemli katkı sağlayan bu festivali düzenleyen
Abdullah Özdemir’i, ekibini ve destekleyen kurumları kutlamalıyız.
Gelelim bin kişilik Klasik Müzik Festivali’mize:
Birçok eleştirilere hedef olan eski sanat danışmanı görevinden ayrıldı.
Bazı yöneticilerin benzer bir sanat danışmanı atama isteğine karşı,
duyarlı festival yürütme kurulu üyelerinin direnişi sonunda Mersin
Devlet Opera ve Balesi Müdürü Erdoğan Şanal sanat danışmanlığına
seçildi.
Erdoğan Şanal değerli bir sanatçıdır, hem de iyi bir yönetici. Mersin’i
iyi tanıyan, Mersin’in hassasiyetlerini ve dengelerini bilen ve her
şeyden önemlisi Mersinlilere hep saygı ile yaklaşan bir kişiliktedir.
Şu anda Büyükşehir Belediyesi’nde görevde olan eski Devlet Korosu
Müdürü Aşkın Günay’ın, bu çalışmada Erdoğan Şanal’la birlikte
olmasını da festivalin geleceği açısından önemli bir ilerleme ve kazanç
olarak görmeliyiz.
Bu güzel gelişmeler en azından bazı soru işaretlerini ve belirsizlikleri
ortadan kaldıracaktır ve kentle müzik festivali arasındaki olumsuz yapı
biraz olsun azalacaktır.
Elbette bazı eleştiriler de son bulabilir.
Bu arada festival yönetiminin bir kısmının hâlâ kenti basit ve bilgisiz
gören bir kibir içinde olduklarını görüyoruz. Bu durumu mutlaka
ortadan kaldırmalılar; öncelikle de bu görüşteki yönetici üyelerin artık
ayrılmaları ve yerlerini bu kentin insanlarına saygı ile bakan,
karşısındakilere anlayış gösteren, her görüşe değer veren yeni
insanlara bırakmaları gerekli.
Bu kentte klasik müzik seven bin kişi de önemlidir; onların da
tercihleri değerlidir ve korunmalıdır. Onların yapacakları bir festival
desteklenmelidir; burada hiçbir sorun olamaz.
Fakat onlar da bu kentte 250 bin kişinin katıldığı başka bir festivale
saygı göstermeli ve değer vermeliler.
Bin kişinin katıldığı festivalin bütçesinin 250 bin kişinin katıldığı
festivalin bütçesinden daha büyük olması ve bu paranın kent halkının
parasından harcanması ise derin bir adaletsizliktir; mutlaka göz
önünde bulundurulmalıdır.
Erdoğan Şanal ve Aşkın Günay’ın birlikte yönetimde olmaları, kentin
sanatçılarının da ilk defa bu festivalin içerisinde olmaları anlamına
gelecektir. Bu ise bir başına çok anlamlıdır ve bu kentin sanatçılarına
hak ettikleri değerle yaklaşılacağının işaretidir. Elbette gerektiğinde
dışardan profesyonel yardım alınacaktır; ama bu kentin değerlerine
karşı da, dibinde aşağılık duygusunun yer aldığı bir haksızlık
yapılmamalıdır.
Umarım gelecek festivalde her konuda daha adaletli davranılır, kent
kaynakları israf edilmez; Mersin halkına daha sevgiyle, saygıyla
yaklaşılır.
HARUN ARSLAN