Alpay Antmen tekrar Baro Başkanı seçildi. 3 aday yarıştı.
Oy oranlarına baktığımızda, üç adayın da birbirine yakın oy
aldıklarını, çok ciddi bir kopma olmadığını görüyoruz.
• Alpay Antmen 500
• Kerem Muradi 419
• Ali Er 375
Yani Kerem Muradi 40 oy fazla ya da Ali Er 60 oy fazla alsalardı
seçilebilirlerdi. Ya da aralarında bir ittifak yapsalar Alpay Antmen
seçilemezdi.
Mersin’de bu güne kadar bu tür seçimleri hep CHP yanlısı adaylar
kazanmıştır. Bunda da en büyük pay Özcan ve Büyükşehir
Belediyesi’nin kent üzerindeki çok yönlü etkisidir. Şimdi Özcan yok,
Büyükşehir Belediyesi de CHP’nin elinde değil. Fakat hala onun etkisi
ile seçim kazanılıyor, onun döneminde yerleştirilen anlayış hala
Bu konuda Ak Parti ve MHP yöneticilerinin kent içindeki seçimlerde
ilgisiz kalmalarının da büyük önemi var.
MHP zaten şimdiye kadar bu tür seçimlere ilgi göstermemiştir.
Ak Parti ise tüm tavsiyelere rağmen, iktidar gücünü resmi
oluşumlarda kullanma dışında bir faaliyet göstermemiş ve kentle
ilgilenmemiştir.
Seçimi kazanan Alpay Antmen’i kutluyorum.
Gelelim iki yıldır yaptıklarına ve gelecek dönem olması gerekenlere:
Alpay Antmen’i bundan önce birkaç yazımda eleştirdim. Kendisi ile
karşılaştığımda da eleştirilerimi anlayışla karşıladığını ve eleştirilerin
kendileri için de yön verici olduğunu söyleme olgunluğunu gösterdi
(aslında bu güne kadar kent yöneticilerine ve birçok oluşuma
yaptığım yapıcı eleştirilere olumsuz tepki gösteren yalnızca bir
platform başkanıyla bir konsey başkanı oldu. Onların da hala aynı
yolda başarısızlıkla devam ettiklerini görüyorum).
Alpay Antmen’i önce Reyhanlı’daki patlama olayındaki abartılı
basın açıklaması ile eleştirdim. Sonra Gezi olayları ve Nükleerle ilgili
açıklamalarıyla...
Bütün Avukatların kendisi ile aynı fikirde olduğunu söyleyemeyiz.
Kentteki siyasi dağılımı esas alırsak; kendisine paralel düşüncedeki
avukatların % 30, karşı düşüncedeki avukatların % 70 oranında
olabileceğini varsayabiliriz.
Ayrıca Ankara, İzmir ya da Eskişehir Barolarının yaptıkları
açıklamaların aynısının, aynı sertlikte Mersin’de yapılması bu kentin
yapısına uygun değildir.
Mersin her görüşten, her inançtan, her mezhepten ve her etnik
kimlikten insanların barış, hoşgörü ve anlayış içerisinde yaşadığı bir
kenttir. Bu yüzden bazı dengeleri düşünerek daha hassas ve dikkatli
davranılması gerekir. Gerçi son dönemde Alpay Antmen’in ılımlı
demeçler verdiğini ve her konuda ideolojik ve siyasi tavır sergilemeyi
azalttığını görüyoruz.
Alpay Antmen’in bu eleştirilerim dışında çok başarılı işler yaptığını da
belirtmeliyim. Müze fakiri kentimizde bir “Baro Müzesi” kurulmasını
sağlayarak kente bir zenginlik kazandırmıştır.
Ayrıca mesleki alanda sayılamayacak kadar başarılı çalışma yapmış,
etkinlik düzenlemiş bazı ilkleri gerçekleştirmiştir.
Siyasi yanı ağır basmadan, bir meslek örgütü olduğunu unutmadan
hizmet ağırlıklı çalışması ve tüm avukatları kucaklayıcı olması bu
dönemde onu daha başarılı kılacaktır.
Ayrıca kentimizin değerli ve sevilen, kente yararlı kişilerden avukat
Kerim Muradi ile özellikle sosyal, sanatsal ve kültürel çalışmalarda
işbirliği yapması Baromuza ayrı bir güç katacaktır.
Bir Baro Başkanının Mersin için gerçekten yapabileceği, kente katkı
vereceği çok fazla iyi işler vardır.
Alpay Antmen’in ikinci döneminde gençlik ve çalışkanlığına son
iki yıllık tecrübesini ekleyerek ve bazı dersler de çıkararak başarılı
olmasını diliyorum.
HARUN ARSLAN